Biz Dünya lideri Recep Tayyip Erdoğan dedikçe birileri saldırıya geçiyor. Biz Mazlum İslam coğrafyasının lideri dedikçe birileri bize kılıç çekiyor.
Biz Sayın Cumhurbaşkanının yaşanan bazı olumsuzluklardan haberi olmuyor etrafı samimi olmayan bazı insanlarla dolu dedikçe bize hakaret ediliyor.
Sayın Cumhurbaşkanı yol arkadaşlarına, “mütevazı olun, milletle aranıza duvarlar örmeyin” dedikçe, partililer en lüks mekânlarında toplantılar, kahvaltılar yapıyor.
Ve Sayın Erdoğan, Biz mütevazı olacağız, biz tevazu ehli olacağız. ... İcraat gençliği istiyorum dedikçe etrafındakiler daha çok tembelleşiyor kibir ve enaniyetle hareket ediyor.
Bakınız 2002 seçimlerinde Ak parti mensupları insanları tebessümle karşılarken şimdi burnunun ucuyla karşılayıp, gözlerini kaçırıyor.
Bunun adı mental yorgunluk değil bunun adı doymuşluk değil mi?
Bakınız bir büyüğümüz der ki, ”siyasetçi her daim cam evde oturur bunun bilincinde olmalı. Siyaset güven değil, denetim müessesidir. Sabır gerekir” der aslında ne kadar doğru demiş öyle değil mi?
Biz istiyoruz ki, Sayın Cumhurbaşkanı duygu ve düşüncelerine bütün Ak partililer tercüman olsun. Onun gibi düşünsün.
Bakınız, Sayın Cumhurbaşkanı bir tek Türkiye ile değil bütün Dünya mazlumlarının yanında olurken onun kader arkadaşları da ona yük olmamalıdır.
Yaklaşan bir yerel seçim var.
Bu secimin 24 Haziran seçimlerinden bir farkı yok. Ak partinin oylarının eskisi gibi olmaması durumunda bunun sebebi Sayın Cumhurbaşkanı değil bunun sebebi Sayın Erdoğan ‘nın yol arkadaşlarım dediği kişilerden kaynaklandığını belirtmek isterim.
Bakınız Ak Partinin akil kadroları kendini değiştirmedikçe Sayın Erdoğan onları asla değiştiremez.
Ak Partinin kadroları Sayın Erdoğan nı düşünerek, halkın korku ve umutlarını dikkate alarak onların taleplerine kulak veren konumda olmaları gerekir.
Aksi durumlar hem Sayın Cumhurbaşkanımızı hem de Türkiye ye umut bağlayan mazlum ülkelerin umutlarını tüketmesine sebep olacaktır.
Seçimler kapıda iken telaşa paniğe gerek yok diyerek, rehavet içinde olmak, gücü elinde bulundurmanın sarhoşluğu ile adaylara küsmek aciziyetten başka bir şey değildir.
Geçtiğimiz gün Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasından sonra il başkanlarının vatandaşa sempatik ve sıcak duruşları aslında pek kabul görmese de, geç kalınmış değildir.
Evet 31 Mart seçimleri ülke için çok önemli.
Bu seçimde Ak Parti eğer istenileni alamazsa, gelecekte yapılacak olan genel seçimlerde hüsrana uğrayacağının işareti olacaktır.
Ülkesini seven her breyin, CHP ve HDP gibi şer odaklı küresel güçlerin piyonu olan partilere fırsat vermemek için iyi düşünmesi gerekir.
Selam ve Dua ile.
YORUMLAR