Hiç bir başarı öyküsünü göğsüne iliştiremeyen bazı STK temsilcilerinin Ankara da Bürokratları ziyaret ederek, hatıra fotoğrafı çektirip sonra da sosyal medya da paylaşımı zillet değil mi?
Kerameti kendinden menkul bazı STK temsilcileri, üyelerinin parası ile arada sırada arz-ı endam olsun diye Ankara çıkarması yaparak itibar kazanma çabaları, şirin görünmeye çabaları, bürokratlarla hatıra fotoğrafları şehir de kabul görmüyor.
Geçtiğimiz gün Doğu Anadolu STK’lar koordinatörü olan Hayretin Karakaya abimiz le yaptığımız söyleşide,”Elazığ ‘da ki STK lar görevini yapmıyor” diye bir cümle kurmuştu. İşte bu cümle bu yazıma Cuuk diye oturdu.
Evet ; Elazığ ‘ da ki bazı STK başkanlarının Ankara alışkanlıkları bir hayli fazla.
O Gıpta edip kendinin hiçbir zaman olamayacağı Bürokratlarla Hatıra fotoğrafı çektirip sosyal medyada paylaşan keramet kendinden menkul oda başkanları, sadece itibar avcılığı yaparak ayakta kalmanın mücadelesini verirken, ağabeyleri de sürekli yemekli toplantılarda giydirilmiş masaların baş köşesinde işkembeyi doldurmanın çabasında.
Her daim yazıyorum…
Kimsenin vatan diye, şehir diye bir derdi yok. Eğer olsaydı, şu şehir bu halde olmazdı.
O bürokratlarla Fotoğraf çektirip Sosyal Medya ya atan STK temsilcileri hangi proje ile Ankara ya gidip, şehre hangi konuda katma değer sağlamış?
Söylesinler…
Söylesinler ki alkışlayalım.
Hal böyle iken, itibar avcılığı yapıp, bürokratlarla fotoğraf çektirip, sanki çok büyük bir kampanyaya imza atılmış gibi arz-ı endam etmeleri, insanları çok hem güldürüyor, hem düşündürüyor desem az olur.
Şehrin çalışan, üreten, genç, akıllı STK temsilcilerine ihtiyacı var.
Şehrin itibar avcılığı yapan, sadece vitrine oynayan insanlara ihtiyacı yok.
Kadim şehir olan şu Elazığ hizmet beklerken, STK başkanlarının yediğini içtiğini gezdiğini, gördüğünü çekip sosyal medyada paylaşımı vicdanların unutulduğunu alışkanlıkların devam ettiğini gösteriyor.
Bakınız ; Bizleri yaratan Alemlerin rabbi Allah cc. yöneticilerin servet ve gücünün büyümesine mani olmuyorsa bu O’nun, ona-onlara gazabının büyüklüğündendir.
Allah cc. Bazı yöneticilere fırsat veriyor ki, midelerini ve cüzdanlarını, kasalarını haramla doldurmaya devam etsinler, kendilerini yakacak cehennemlerine odun taşımaya devam etsinler. (Bazılarını tenzih ederim)
Evet, kurumları yönetmek, Bakkalı, kuyumcuyu, konfeksiyoncuyu yönetmeye benzemez. Bu büyük bir vebal taşımak demektir.
Bulunduğun şehir için bir şey yapmıyor sadece vitrine oynuyorsan, sağlanan imtiyazlar bir gün azap olarak geri dönecektir bu böyle biline.
Burada kimi kast ediyorsun sorusuna?
Allah’ın sözünün muhatabı olan herkesi, kendi nefsimden başlayarak, en yakınımda olandan, en uzakta olana kadar herkesi kast ediyorum.
STK başkanlarına yüklenen vebal ve sorumluluk gerçek manada eğer bilinse, eminim kimse o ateşten gömleğe elini uzatmaz.
Allah cc. Hainlere destek verip geçici zevkler uğruna cehenneme doğru koşan insanlardan da bizleri uzak tutsun.
Allah cc. Sorumluluk alıp da bilinçli olmayı nasip etsin gösterişten uzak etsin.
Selam ve Dua ile.
YORUMLAR